top of page

Dön Bak Dünyaya

Güncelleme tarihi: 12 Ara 2023

Son zamanlarda katıldığım birçok zirvenin, okuduğum bir çok kaynağın teması “umursamak” ve önemi ile sonuçlanır oldu. Robotların gün geçtikçe insanlaştığı, insanların da robotlaştığı bir çağdayız, filozof İonna Kuçuradi’nin çok da güzel aydınlattığı gibi. Dijitalleşmenin hızla yaygınlaştığı, insanların ve bağlarının da bir o kadar birbirinden koptuğu zamanlarda ise sonumuzu getirmek oldukça basit gibi görünüyor. Bunun için robotların içine kötülük girmesine gerek kalmayacak gibi. Bu fikirlerin aklımda uçuşmasına ilham olan şey, Sam Esmail’in “Dünyayı Ardında Bırak” filmi. Filmin ismini görür görmez, Pinhani’nin “Dön Bak Dünyaya” şarkısını düşündüm. İkisi de farklı açılardan aynı şeyi söylüyor sonucuna vardım sonra. Filmde, insanlardan nefret ettiğini söyleyen bir kadının, ailesi ile birlikte herkesten uzak bir tatil geçirme isteği ile başlayan olaylar silsilesine tanık oluyoruz. Bu bana çok tanıdık geliyor, çünkü İstanbul gibi sürekli trafik ve kalabalığın olduğu bir yerde biz de çoğu zaman kaçıp uzaklaşmak isteriz, gittiğimiz yerlerde insanlardan kaçmaya çalışırız. Çok doğal geliyor başta, ancak zayıflayan bağlarımızın insan insana etkileşimlerimizde yarattığı gerilimleri gördükçe, bu durumun üzerine gitmemiz gerekiyor dostlar. İş dünyasında bu durumu daha güçlü bir networking, daha iyi liderlik ve sonuç olarak daha verimli işler ve tabi ki karlı büyüme için bir ihtiyaç olduğu mesajını alıyorum çoğu zaman. Ancak bence konu bundan daha derin ve ciddi. Sürekli olarak çıkarlarını düşünen, karşısındakileri umursamayan, birbirine güvenmeyen insanlar topluluğu oldukça daha fazla yalnızlaşıyoruz ve yok oluyoruz. Hiç hareket etmeden bir tıkla yapabileceğimiz şeylerin sayısı arttıkça kendimizi tanrılaştırıyoruz, ancak ufacık bir elektrik kesintisine kadar oluyor havamız. Işık görmüş tavşan gibi kalıveriyoruz. Birbirimize ihtiyacımız olduğunu anlayınca vaktimiz oluyor ikinci kere düşünmeye. Böyle anlarda Pinhani’nin şarkısı umut olup düşüveriyor dilimize. “Yalnız kaldıysan. Kalkıp pencereden bir bak. Güneş açmış mı. Yağmur Düşmüş Mü. Dön Bak Dünyaya. Herkes gitmişse. Sakince arkana dön bir bak. Dostun kalmış mı. Aşkın solmuş mu. Dön bak dünyaya”. Tıpkı Sam İsmail’in filminin sonunda “Friends” dizisinin müziğini yerleştirerek verdiği mesaj gibi; “I’ll be there for you” diyen dostlar varsa iyi. Yoksa kimin umrunda?



Comments


bottom of page